Ana içeriğe atla

Kayıtlar

çalışmak etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Tatlı bir uyuşukluk

İşte şimdi böyle Bedenim yorgun  Aklım durgun  Karnım doygun  Şarap güzelliğindeyim  Kedim ayaklarımda Aklım rüyalarımda  Bir tüy hafifliğinde  Salınmalardayım  Akşam işten dönünce  Emekler satılıp paralar kazanılınca  Anneler bir kenara atılınca  Hülyalardayım  Annemi görsem rüyamda  Şaşırmam artık olanlara dünyamda  Bir tılsım bile yapsalar bana  İyi geceler dilerim  Uykulardayım 

Marcel Duchamp ve İşin Reddi ve Karl Marx

Marx’ın doğumunun iki yüzüncü yılına geldik (5 Mayıs 1818). Almanya’da doğduğu ev Trier’de şimdi bir müze. Bir Cumartesi gittik gördük Trier’i ki müze Marx’ın 200.  doğum yılı etkinliklerine hazırlanıyordu ve kapalıydı maalesef. Bu ziyaretimizde bu şehirde fark ettiğim üzere herkeste bir alışveriş çılgınlığı almış başını gitmişti. Marx’ın kemikleri sızlıyordur, şimdi diye düşünmeden edemedim. Fakat hayatını okuduğum zaman anladım ki Trier o zamanlarda mağazaların coştuğu ticari merkezlerden birisiymiş (hem de o küçücük şehirde 150’den fazla mağaza varmış). Her ne kadar tadilat altında olduğundan, müzeyi göremesek de Marx’ın büstünün şeklini şemalini almış kumbaralar, bira bardakları, kalemlikler, üzerinde resmi olan not defterleri, şaraplar vs. almış başını gitmişti. Marx kendisi üzerinden ürün fetişizminin yapılacağını hayal etmiş miydi acaba, diye, kendi kendime sormadan duramadım. Marx tüm parasını işçi hareketini örgütlemeye harcayadursun, ben sadede geleyim. Tam da Marx’ın şeh