Geçen gün Barga diye bir şehre gittik, öylesine birkaç saatliğine. Tam seçimlerin olduğu gündü. Ben seçimleri takip etmekten vazgeçtim. İçkiyi bıraktım sigarayı da bir haftadır. Sigara zaten iki senedir nerdeyse içmiyordum, depremle başlamıştım. Roma'ya ikinci defa gitmiştim trenle tatlı mı tatlı bir dostumla. O sağolsun beni biraz çekip çevirmek zorunda kalmıştı dönerken. Neyse, dedim ben de seçimler yüzünden stres olmak istemiyorum. O yüzden de vazgeçtim pazar günü haberleri izlemekten. Barga dağların arasında bir kasaba. Burdan zamanında işsizlik nedeniyle birçok İtalyan göç etmiş İskoçya'ya. Her yaz dönerlermiş kasabalarına uzun uzun kalırlarmış. Akrabalarını görürlermiş. Küçücük bir dağ kasabası ama sanat ve hayat dolu. Ünlü İtalyan şair Giovanni Pascoli burayı çok severmiş. Zaten tiyatro da adını ondan almış. Bir de inişli yokuşlu, bebek arabasıyla biraz zorlu, oğlanı kucağıma aldım kimi yerlerde. Fakat kıvrılarak öyle güzel bir manzaraya çıkılıyor ki, dağların arasınd
Sevinçten uçardım hasta oldum mu Kırkı geçerse ateş çağrırlar İstanbul'a Bi' helallaşmak ister elbet di mi oğluyla Tifoyken başardım bu aşk oy'nunu Oh dedim göğsüne gömdüm burnumu Can Yücel