Ana içeriğe atla

Büyük Sessizlik

 

Büyük bir sessizlik oldu

Önce kadın programı izliyordum

Sonra kapattım

Büyük bir sessizlik oldu 

 

Birden ağlamayı kestim 

Birisiyle göz göze geldim

Büyük bir sessizlik oldu 

 

Korktum kaçtım saklandım 

Yan sokakta idim

Bir şehirden nefret ettim

Büyük bir sessizlik oldu 

 

Birden düşündüm durdum

Ben ne yapıyorum burda diye sordum

Büyük bir sessizlik oldu 

 

Geldiğim yere gitmek istedim ama

Hiçbir şey eskisi gibi değildi

Büyük bir sessizlik oldu 

 

Binalar gökyüzünü sarmıştı

Bir sarsıntı oldu

Sonra şimşekler ve kasırgalar

Büyük bir sessizlik oldu 

 

Birisi birisine kızdı

Kızdırdı ve ağlattı ve üzdü

Ama sonra büyük bir sessizlik oldu 

 

Bir virgül gibi bir nokta gibi

Bir uyku gibi bir ölüm gibi

Büyük bir sessizlik oldu 

 

Mercek altında bir mercimek 

Başkasını yiyen bir örümcek

Büyük bir sessizlik oldu 

 

Son ana kadar kendimi ellerine bıraktım

Teslim olmak demekti bu

Büyük bir sessizlik oldu

 

Doğumgünü kutlamaları bir yandan 

Ölümün yasları öbür yandan 

Korkup kaçmanın ecele faydası yoktu 

Büyük bir sessizlik oldu. 

 

Trene bindik 

Bir doğumgünü vardı 

Bir ölüm de vardı

Pencereden dışarıya baktım. 

Ovalar yemyeşildi 

Dağlar ise yok gibi 

Büyük bir sessizlik oldu. 

 

Başını omzuma koydu 

Uyuyakaldı 

Ben de uyumak istedim ama

Büyük bir sessizlik oldu. 

 

Vardık eve 

bir yemek programı açtım 

onu izledim. 

sonra kapattım

büyük bir sessizlik oldu. 

 

Sabahları antika satıyorlardı 

Akşamları pasta kek 

Arada rock and roll yapıyorlardı 

sonra büyük bir sessizlik oldu. 

 

bir kahve içtim Starbucks'ta 

sonra yürüdüm okula doğru 

topuklularım ayaklarımı acıttı 

büyük bir sessizlik oldu. 

 

bir müze bir insan bir dost 

bir gülümseme bir öpüş 

bir iki bira 

sonra büyük bir sessizlik oldu 

 

telefonlar çaldı 

uyananlar uyandı 

korkularımız doğrulandı 

büyük bir sessizlik oldu 

 

tren istasyonu 

kırmızı taşlar 

bir yapı ve horozlar 

büyük bir sessizlik oldu 

 

kısmet değilmiş dedik 

ağladık 

salkım söğüte baktık

camdandı duvar

hayat ile ölüm arasında 

büyük bir sessizlik oldu.

 

kızgınlık mıydı üzüntü mü bilemedim

ama büyük bir sessizlik oldu 

sessizliğimizde duydu bizi 

sesimiz ince ve hıçkırıklarımız derindi 

o da gitti diğerleri gibi 

bir japon bir hayat kadını bir türk 

sonra büyük bir sessizlik oldu.

 

ona iyi bak dedi 

ama iyi bakmadı 

kaybolanlar geri gelmedi 

büyük bir sessizlik oldu. 

 

hayat kaldığı yerden devam etti.  


not: Bu şiir Sheffield'de kendimi yalnız hissettiğim bir zaman dilimini ifade etmek amacıyla yazılmıştır.

Diğer bir şiir de burada: Uyanış 

 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

her şey ara verince güzel

 Şimdi eski günlerdeki gibi yine kütüphaneye geldim. Kendi kendime çalışmaya çalışıyorum.  Çalışmadan bir yazayım dedim, ne de olsa uzun zaman oldu.  Akademik alanda ufak projelerde çalışıyor, makaleler üretmeye devam ediyorum. Beynimin eskisi gibi keskin bir şekilde işlemediğini fark etsem de böyle biraz yalnız kalıp bir şeyler yapmak beni rahatlatıyor, hem daha iyi konsantre oluyorum.  Her şey ara verince güzel. Annelik bile öyle.  Geçenlerde Lost Daugther'ı izledim, zaten kitabını da okumuştum yıllar önce, herhalde 2015 yılıydı yahut 2014 yılıydı. Filmi de güzel olmuş, aktristler de harika. Çok beğendim. Sanırım film ile kitabı daha iyi anladım bile diyebilirim. Olivia Colman zaten harika bir iş çıkarmış her zamanki gibi. Bir bakışı bin kelimeye bedel.  Doğal olarak anne gibi hissetmemekten öte sanırım, anne gibi hissetmeyi çok sevmekle beraber belki bu yükün altında biraz ezilmek söz konusu olabilir birçok kadın için. Yahut annelik öyle baskın hale gelir ki ilişkimizi unuturuz.

Biten Arkadaşlıklar

Helal olsun sana Şah artık açık açık yazabilirsin. Biten arkadaşlıklarını, çıkar için ideoloji için. Kıskançlık için ve sevgisizlik için. Gerçekten sevmemiş olmak için, biten tüm arkadaşlıklara gelsin bu yazı. Bir dostumu kaybettim çünkü ayrı fikirlerdeydik Bir dostumu kaybettim çünkü bana kızdı Bir dostumu kaybettim sebebini bile bilmiyorum Gerçekten bilmiyorum neden böyle oldu Kaybolup gittiler düşen yıldızlar gibi Oysa güzeldi günlerimiz Aydınlıktı sözler Paylaşırdık her şeyi Kınamazdık canım o kadar Yoksa kınar mıydık Ben kimseyi aptal bulmadım Ya da tembel Uyardığım olmuştur Belki kimi zaman Çok şey istemişimdir Ne de olsa vermeyi de severim Ama ya hesap yaptılarsa ve dedilerse Ben ona daha çok verdim kim bilebilir ki insanlar neden gelir hayatımıza neden gider neden kırar dökerler giderken güzel güzel gidilmez hiçbir zaman kimisi de geri döner ama yürek kabul etmez kimisi rüyana girer ama aramazsın bir kere bile koparsın zamanla bilemezsin bilemezsi

Goodreads

Goodreads  Son zamanlarda sabahları erken kalkıp birkaç saat boyunca beynimi çalıştırdıktan sonra tekrar uykuya dalma ihtiyacı hissettiğimi görüyorum. Gerçekten de sabah insanın zihni daha bir net çalışıyor. Ben genelde hesap kitap yaparak ve email yazarak geçiriyorum bu zamanı, oysaki yazmalı çizmeli okumalı.  Bu sene ilk defa goodreads'te amaçladığım kitap okuma sayısına erişmiş bulundum. Sayı düşüktü, sadece 15 kitap okuyabildim. Ama o da hiç yoktan iyidir, bu arada yarıda bıraktığım on kitabı saymıyorum, Puslu Kıtalar Atlası, Saatleri Ayarlama Enstitüsü, Bobbi Brown Makeup Manual, ve bir sürü kedilerle ilgili İtalyanca kitap, Alda Merini'nin denemelerinin olduğu harika bir kitap. Bu kitapların hepsi yarım kaldı. Okuyamadım bitiremedim fakat başucumda duruyor. Hadi Alda Merini kısa kısa yazmış bölünse de kitabın sürekliliğine bir zarar gelmiyor fakat romanlarda tabii ki ciddi bir unutma sürecine giriyorum. Mesela Puslu Kıtalar Atlası'nı nedense sevemedim halbuki herkes s