a. Bazen bütün çabaların boşuna olduğunu bilirsin. Yine de çabalarsın. İş hayatında az çok bunun bir karşılığı olabilir. İşler daha görünürdür ama gönül işleri öyle değildir. Görünürlükler birden kaybolur görünmez olur. Hayat birden sana göz kırparken sen başarılı olunca bir bakmışsın yanında sana gerçekten sarılacak kimse kalmamış. Belki amcalar teyzeler ve onlar bile değil anne babalar bununla gurur duyacaklardır. Halbuki anneler gidince babalar da yaşlanınca geriye kardeşler kalır. Kardeşler genelde senin daha ayrıcalıklı olduğunu düşünebilirler. Bu yüzden de seni ihmal etme ihtimalleri diğerlerine göre daha yüksektir. Gözlerinin yarısı kapanır şekerin düşer. İnsanlar seni anlamaz. Ne kadar zor gününde yanında da olsan, en istemediğin zamanlarda bile yardıma koşsan ve insanları canı gönülden dinlesen bile bilemezsin. Her şeye zaman vermek gerekir. Ne de olsa bir insanın bir insanı anlaması zaman ister.
b. Keşke komşularımız bizim duyabileceğimiz şekilde müzik çalmasalar. Çünkü herkesin müzik zevki birbirine uymayabilir. O yüzden de başkasına kendi müzik zevkimizi aşılamaya çalışmak belki de akıllıca bir davranış olmayabilir. Ne de olsa hayatta insana sevdiği şeyleri hatırlatan ve anlatan çok az şey vardır. Bir yağmur mesela, bir renk, bir şapka, bir tren yolculuğu, bir Berlin soğuğu, bir fıstık yeşili, bir saksı yahut başka şeyler mesela çorapları seçmek, şarapları seçmek, babaları bahane ederek ayrılmak. Dinin arkasına sığınmak, korkaklıklarımızı başkalarına yüklemek, tüm bunlar defans mekanizmasının yaptığı şeylerdir. Ne de olsa hayat insana her zaman istediği şeyleri vermez. Hatta ve hatta hiçbir zaman istediği şeyleri vermez. Genelde istediğimiz şeyleri aldığımızda her şey için çok geçtir artık. Zaten bitmiştir gitmiştir. Ne de olsa biriyle evlendiğinizde birçok şeyi göze almışsınızdır. Ben yıllarca kendimi, babasına Yahudi olmadığım için evlenemediğimizi öne sürdü diye kandırmıştım. Halbuki o bunu benden kaçmak için bir sebep olarak kullanmıştı. Şaşırmamam gerekiyordu tabii ki. Şaşıracak bir şey yok bunda. Ne de olsa insanlar bazen başkalarını kırmamak için yalan söylerler. Seni sevmiyorum, diyemezler de, başka şeyler söylerler. Mesela derler ki: babam ne der bilemedim. Oysa sen evlenmeyi düşünmemişsindir bile. Ama onlar düşünmüştür fakat genciz henüz demiştir. Sonra hastalanmışlardır. Sen ağlarsın öyle işte. Herkese dürüst olmak için. Çabalarsın. Bir şekilde. Ama olmaz herkese dürüst olmak olmaz. Kardeşin seni anlamaz. Sen kardeşini anlamazsın. Anlasan bile yetmez.
Yorumlar
Yorum Gönder