Ana içeriğe atla

Your avocado is not a good avocado

Doğum hikayesine bir ara verip yeniden başladım yazmaya. 

Bloğum için her gün bir cümle de olsa yazmaya çalışacağım... her konuda yazmayı planlıyorum. Kimse beni tutmasın. 

Bu sefer yine resim hocamız değişti. Ben öncekinden memnundum ama okulla anlaşamamış. Yeni bir hoca geldi, o da çok iyi. Gayet teori öğretme derdinde fakat sıfırdan başladık. 

Aşağıda gördüğünüz resimlerden ikincisi son yapılan, bagnato su bagnato, yani ıslak üzerine ıslak tekniğiyle. Ben bu tekniği biliyordum ve zaten kullanıyordum ama hoca ile sıfırdan başladık ne yaparsınız. 

Bize Wendy Artin'den bahsetti. Gerçekten harika bir sanatçı, insan onun gibi resim yapabilse daha ne ister ki hayattan.  

Yine sil baştan, bakalım gelecek sene yine hoca değiştirecekler mi umarım değiştirmezler...

 




 

 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Goodreads

Goodreads  Son zamanlarda sabahları erken kalkıp birkaç saat boyunca beynimi çalıştırdıktan sonra tekrar uykuya dalma ihtiyacı hissettiğimi görüyorum. Gerçekten de sabah insanın zihni daha bir net çalışıyor. Ben genelde hesap kitap yaparak ve email yazarak geçiriyorum bu zamanı, oysaki yazmalı çizmeli okumalı.  Bu sene ilk defa goodreads'te amaçladığım kitap okuma sayısına erişmiş bulundum. Sayı düşüktü, sadece 15 kitap okuyabildim. Ama o da hiç yoktan iyidir, bu arada yarıda bıraktığım on kitabı saymıyorum, Puslu Kıtalar Atlası, Saatleri Ayarlama Enstitüsü, Bobbi Brown Makeup Manual, ve bir sürü kedilerle ilgili İtalyanca kitap, Alda Merini'nin denemelerinin olduğu harika bir kitap. Bu kitapların hepsi yarım kaldı. Okuyamadım bitiremedim fakat başucumda duruyor. Hadi Alda Merini kısa kısa yazmış bölünse de kitabın sürekliliğine bir zarar gelmiyor fakat romanlarda tabii ki ciddi bir unutma sürecine giriyorum. Mesela Puslu Kıtalar Atlası'nı nedense sevemedim halbuki herkes s...

Biten Arkadaşlıklar

Helal olsun sana Şah artık açık açık yazabilirsin. Biten arkadaşlıklarını, çıkar için ideoloji için. Kıskançlık için ve sevgisizlik için. Gerçekten sevmemiş olmak için, biten tüm arkadaşlıklara gelsin bu yazı. Bir dostumu kaybettim çünkü ayrı fikirlerdeydik Bir dostumu kaybettim çünkü bana kızdı Bir dostumu kaybettim sebebini bile bilmiyorum Gerçekten bilmiyorum neden böyle oldu Kaybolup gittiler düşen yıldızlar gibi Oysa güzeldi günlerimiz Aydınlıktı sözler Paylaşırdık her şeyi Kınamazdık canım o kadar Yoksa kınar mıydık Ben kimseyi aptal bulmadım Ya da tembel Uyardığım olmuştur Belki kimi zaman Çok şey istemişimdir Ne de olsa vermeyi de severim Ama ya hesap yaptılarsa ve dedilerse Ben ona daha çok verdim kim bilebilir ki insanlar neden gelir hayatımıza neden gider neden kırar dökerler giderken güzel güzel gidilmez hiçbir zaman kimisi de geri döner ama yürek kabul etmez kimisi rüyana girer ama aramazsın bir kere bile koparsın zamanla bilemezsin bilemezsi...

Midas

 Kedimiz Midas'ı kaybettik.  11 yaşındayken hayatına gözlerini yumdu.  Ona adadığım birkaç resim vardı... sonrasında daha fazla tablosunu yapmak istedim ama bir türlü olmadı.  Şimdi tekrar resimlerini  yapmayı ve Etsy'ye koymayı düşünüyorum.  Tabii önce bizimkilere hediye yapmam gerekecek.  Fakat bu aralar resim yapmaya ne vakit ne de kafa bulabiliyorum.  Zaman hızla geçiyor.  Her şey elimden kayıyor.  İşler asla bitmiyor.  Bir iş biterken yenisi çıkıyor.  Küçük şehirlerde bile zamanı hızlandırmanın yolunu buldum, kapitalizm ruhumuzu ele geçirdikten sonra yapacak bir şey kalmıyor, nerde olursanız olun sizi buluyor.   Dün gece bir anda uyanıp korktum. Artık Midas yoktu. Annemi düşündüm, annem öldüğü gece çok korkmuştum. Hiçbir şeyden korkmazdım ben. Ama tüm bedenimi bir korku sarmıştı. Artık annem yoktu. Ben ne yapacaktım? Yalnız mıydım? Annenin olmadığı bir hayat düşünülebilir miydi?  Dün benzer bir şekilde artı...