Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Bugün kırkıncı gün

 Bugün babamın vefatının üzerinden 40 gün geçti...  Eskiden olsa dua okutulur ve bir araya gelinirdi.  Şimdi çok zor.  Dün gece tekrar babamı düşündüm, hep gençti hep gülüyordu.  Annemi rüyamda gördüm bir yerlere yetişmeye çalışıyordu, Ankara'da bir arabaya binip gidiyordu ama ben onu takip edemiyordum. Arkasından bir arabaya binip gitmeye çalışıyordum... O da çok genç ve güzeldi. Hatta kısa bir şort giymişti, bacakları uzundu, saçlarını geriye doğru taramıştı.  Bir arkadaşım demiş ki, Şah seninle gurur duyuyorlardır. Neden duysunlar? Ne yaptım ki? Elimden geleni yaptım daha fazlasını değil. Her şey daha güzel olabilirdi tabii ki, daha hızlı ve olumlu, ama olmadı.  Sizlere öteki sefer daha iç açıcı şeylerden bahsetsem iyi olacak.  Mesela ilk defa Bukowski'den iki sayfa okudum, güzel yazmış, güzel akıyor ama çok ilgimi çekmedi, tabii ki o asi yanı çok zekice ... ama hala daha Bukowski okumaya hazır değilim.  Bugün adam akıllı makale yazmaya çalıştım, kendimi çok zorlamam gerekti

Aşı

Geçen pazar ilk aşımı oldum. Korktuğum kadar da kötü değilmiş.  Sadece biraz uyuttu o kadar.    Ertesi gün ise pek bir yanetki olmadı. Sadece biraz yorgunluk ama o sıcaktan da olabilir.  Lucca o kadar sıcak ki uyumakta zorlanıyor insan.  Dünyaya ne yaptığımızı sorgulayınca, masum değiliz hiçbirimiz.

30. gün

 Zaman nasıl hızlı geçiyor  Bazen şaşırıyorum.  30 gün olmuş. Bugün için bomboştu. Kaldırımdaki plastik bir bardak gibi boş hissettim kendimi. Ordan oraya savrulan. Hani Tanrılar kapris yapar da biz de ordan oraya savruluruz. Onun gibi bir şey işte. Ne olduğunu ben de pek anlamadım ama birden tüm hayat böyle mi geçecek dedim kendi kendime. Birden kendi kendimin bir hayali oldum. Gerçeğimi kaybettim ve kendimi yürümeye verdim. Her gün en az 11.000 adım. Ayaklarım şişene kadar, kemiklerim canımı yakana kadar. Yoruluncaya kadar. Yürümek ve yürümek. Sıcaklar vurdu doğru ama yine de yürümek.  Ne kadar garip bir şey insanlar anne babalarını kaybedince sanki vücutlarından ve kalplerinden birer parça kopmuş gibi oluyor.  Chopin dinlemek isterseniz diye bu linki buraya koyuyorum. Gerçekten güzel bir derleme ... ben genelde geceleri dinliyorum. Aslında çok fazla banal şey dinlediğim ve burçlara ve gezegenlerin hareketlerine merak saldığım da bir gerçek. Ama bir insan olarak zayıflıklarımı kabul

Sıcaklar bastırdı

 Son zamanlarda İtalya'da kendini iyi hissetmek üzerine bir dergi buldum.  Derginin adı Riza.  Neyse bu dergide Covid zamanında kazandığımız güzel alışkanlıklara odaklanmamız ve bunları korumamız gerektiği üzerine bir yazı vardı.  Covid zamanı çok kapalı kaldık. Ben bir süre insanlarla iletişim kurmakta ve konuşmayı akışkan bir hale getirmekte zorlandım diyebilirim.  Kaldı ki tüm sevdikler aradılar sordular, belki de böyle aranmışlık sorulmuşluk tarihte hiç bu trafikte olmamıştır. Açıkçası şımartıldım diyebilirim.  Hangi güzel alışkanlıklar var diye soracak olursanız, birkaç şeyi not ettim:  1. kediyle oynamak 2. kediyi izlemek ve genel anlamda gözlemlemek 3. kedinin resmini yapmak  4. resim yapmak  5. ev işlerini hafifletmek  6. insanlara hediye almak  7. kendine hediye almak  8. güzel bir film izlemek  9. her gün 10 dakika Almanca dinlemek  10. Fransızca öğrenmeye başlamak (bunu bıraktım sayılır ama tekrar başlama isteğim var)  11. Sabahları kahve yaparken radyo dinlemek  12. Sab

geçti hayat

 yağmuru beklerken  otobüsü beklerken  bir dostu beklerken  geçti hayat  aşkı beklerken  doğru zamanı beklerken  bir bebeği beklerken  geçti hayat  gülmeyi beklerken  ağlayabilmeyi isterken  sevilmeyi beklerken  geçti hayat  umudu beklerken  aydınlığa özenirken  adaleti beklerken  geçti hayat  üzülme  konuşmayı beklerken  yaşlanmayı beklerken  kendini bulmayı umarken  geçti hayat  herkes için bu kadar kısa  herkes için bu kadar uzun  bir suluboya gibi narin  bir yağlıboya gibi yoğun değişmeyi beklerken  geçti hayat

hinting at the zero point

  The zero point is here Where we start again Where one dies and the mission is complete The blue eyes that shine no more     I cannot listen to the slow songs My blood is boiling I have difficulty in adapting Have problems with ladders, and height But living at the edge of everything What the states deem necessary To survive only   I can’t ask for my rights Cause I actually don’t care for material I am angry for injustices And finally, I find myself restless Just like my grandmother did   My stomach is so sensitive Have the vomiting record of all Compared myself with my mom Got my stomach from her Migraines come and go just like She used to have them from time to time When it is six in the evening I am tired Just like her     My father used to make me laugh He was fun and funny and all When I am fun I remember him A wit in his words and thoughts His insistence on finishing things, I got it from him But now that he is