Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Eski kasetler, geçmiş zaman olur ki...

 En son keşfettiğim bu Ezginin Günlüğü albümüne tutuldum.  Her zaman dinlenmez ama dinlendi mi insanın içini eritiyor.  Göçmen şarkısının sözleri şöyle:  Göçmen" şarkısının sözleri Yaşar Miraç' (Ezginin Gunlugu - Emin Igus - "GOCMEN") sevdalardan sevdalara düşü kalka yana güle döndüm bir küçük göçmen yıldıza ışıklarımı türkülerimi çaldım bir küçük delişmen saza gurbetlerden gurbetlere yurdumdan yuvamdan ayrı halkımdan sılamdan ayrı döndüm bir küçük yaralıkuşa yeşillerimi gökçelerimi bıraktım küçük bir çalıkuşa acılardan acılara yalımyalım için için eridim yandım eridim gecelerden gecelere yıldız yıldız yaşın yaşın üşüdüm dondum üşüdüm yanık bir türküyüm şimdi çalar beni çalar beni boynu bükük kırık sazlar ağlar beni ağlar beni sılamda nişanlı kızlar yazar beni yazar beni eğri büğrü elyazılar uçar beni uçar beni bağrı yaralı turnalar sorar beni sorar beni    Sözleri bu siteden bulabil

Bugün kırkıncı gün

 Bugün babamın vefatının üzerinden 40 gün geçti...  Eskiden olsa dua okutulur ve bir araya gelinirdi.  Şimdi çok zor.  Dün gece tekrar babamı düşündüm, hep gençti hep gülüyordu.  Annemi rüyamda gördüm bir yerlere yetişmeye çalışıyordu, Ankara'da bir arabaya binip gidiyordu ama ben onu takip edemiyordum. Arkasından bir arabaya binip gitmeye çalışıyordum... O da çok genç ve güzeldi. Hatta kısa bir şort giymişti, bacakları uzundu, saçlarını geriye doğru taramıştı.  Bir arkadaşım demiş ki, Şah seninle gurur duyuyorlardır. Neden duysunlar? Ne yaptım ki? Elimden geleni yaptım daha fazlasını değil. Her şey daha güzel olabilirdi tabii ki, daha hızlı ve olumlu, ama olmadı.  Sizlere öteki sefer daha iç açıcı şeylerden bahsetsem iyi olacak.  Mesela ilk defa Bukowski'den iki sayfa okudum, güzel yazmış, güzel akıyor ama çok ilgimi çekmedi, tabii ki o asi yanı çok zekice ... ama hala daha Bukowski okumaya hazır değilim.  Bugün adam akıllı makale yazmaya çalıştım, kendimi çok zorlamam gerekti

Aşı

Geçen pazar ilk aşımı oldum. Korktuğum kadar da kötü değilmiş.  Sadece biraz uyuttu o kadar.    Ertesi gün ise pek bir yanetki olmadı. Sadece biraz yorgunluk ama o sıcaktan da olabilir.  Lucca o kadar sıcak ki uyumakta zorlanıyor insan.  Dünyaya ne yaptığımızı sorgulayınca, masum değiliz hiçbirimiz.

30. gün

 Zaman nasıl hızlı geçiyor  Bazen şaşırıyorum.  30 gün olmuş. Bugün için bomboştu. Kaldırımdaki plastik bir bardak gibi boş hissettim kendimi. Ordan oraya savrulan. Hani Tanrılar kapris yapar da biz de ordan oraya savruluruz. Onun gibi bir şey işte. Ne olduğunu ben de pek anlamadım ama birden tüm hayat böyle mi geçecek dedim kendi kendime. Birden kendi kendimin bir hayali oldum. Gerçeğimi kaybettim ve kendimi yürümeye verdim. Her gün en az 11.000 adım. Ayaklarım şişene kadar, kemiklerim canımı yakana kadar. Yoruluncaya kadar. Yürümek ve yürümek. Sıcaklar vurdu doğru ama yine de yürümek.  Ne kadar garip bir şey insanlar anne babalarını kaybedince sanki vücutlarından ve kalplerinden birer parça kopmuş gibi oluyor.  Chopin dinlemek isterseniz diye bu linki buraya koyuyorum. Gerçekten güzel bir derleme ... ben genelde geceleri dinliyorum. Aslında çok fazla banal şey dinlediğim ve burçlara ve gezegenlerin hareketlerine merak saldığım da bir gerçek. Ama bir insan olarak zayıflıklarımı kabul

Sıcaklar bastırdı

 Son zamanlarda İtalya'da kendini iyi hissetmek üzerine bir dergi buldum.  Derginin adı Riza.  Neyse bu dergide Covid zamanında kazandığımız güzel alışkanlıklara odaklanmamız ve bunları korumamız gerektiği üzerine bir yazı vardı.  Covid zamanı çok kapalı kaldık. Ben bir süre insanlarla iletişim kurmakta ve konuşmayı akışkan bir hale getirmekte zorlandım diyebilirim.  Kaldı ki tüm sevdikler aradılar sordular, belki de böyle aranmışlık sorulmuşluk tarihte hiç bu trafikte olmamıştır. Açıkçası şımartıldım diyebilirim.  Hangi güzel alışkanlıklar var diye soracak olursanız, birkaç şeyi not ettim:  1. kediyle oynamak 2. kediyi izlemek ve genel anlamda gözlemlemek 3. kedinin resmini yapmak  4. resim yapmak  5. ev işlerini hafifletmek  6. insanlara hediye almak  7. kendine hediye almak  8. güzel bir film izlemek  9. her gün 10 dakika Almanca dinlemek  10. Fransızca öğrenmeye başlamak (bunu bıraktım sayılır ama tekrar başlama isteğim var)  11. Sabahları kahve yaparken radyo dinlemek  12. Sab

geçti hayat

 yağmuru beklerken  otobüsü beklerken  bir dostu beklerken  geçti hayat  aşkı beklerken  doğru zamanı beklerken  bir bebeği beklerken  geçti hayat  gülmeyi beklerken  ağlayabilmeyi isterken  sevilmeyi beklerken  geçti hayat  umudu beklerken  aydınlığa özenirken  adaleti beklerken  geçti hayat  üzülme  konuşmayı beklerken  yaşlanmayı beklerken  kendini bulmayı umarken  geçti hayat  herkes için bu kadar kısa  herkes için bu kadar uzun  bir suluboya gibi narin  bir yağlıboya gibi yoğun değişmeyi beklerken  geçti hayat